- Advertisement -spot_img
Ana SayfaGelecekElektrikli Otomobiller

Elektrikli Otomobiller

- Advertisement -spot_img

Elektrikli otomobiller, sağladığı yakıt tasarrufunun yanısıra çevreye karşı duyarlı teknolojilerle üretilmeleri sebebiyle şehir kirliliğini azaltmak üzere karbon emüsyon  oranlarını da düşüreceği düşünülmektedir bu araçların

Elektrikli otomobiller, elektrik enerjisi ile çalışan otomobillere verilen isimdir elektrikli otomobil kavramı. Bir veya birden fazla elektrik motoru kullanarak bataryalardan ve diğer enerji depolama cihazlarından depoladığı elektriği kullanarak sürülen bu otomobillerin motorlarının ani tork verdiği, güçlü ve dengeli hızlanma sağladığı görülmektedir. Bu otomobiller; otomotiv endüstrisinin geleceğini uzun zamandır değişik alışkanlıklara doğru evirmektedir. Sağladığı yakıt tasarrufunun yanısıra çevreye karşı duyarlı teknolojilerle üretilmeleri sebebiyle şehir kirliliğini azaltmak üzere karbon emüsyon  oranlarını da düşüreceği düşünülmektedir bu araçların. Bu faydalarının dışında araçların enerji toplamaları için şarj istasyonları kurulmakta ve diğer yakıtlara nazaran daha temiz bir akım-şarj dengesi planlanmaktadır.

19. Yüzyılın sonları 20. Yüzyılın başlarında revaçta olan bu otomobillerin, içten yanmalı motor teknolojisindeki ilerlemelerle birlikte petrol ve türevlerini kullanan araçların ucuza ve fabrikasyon üretimi ile ortadan kalktıkları; 1970 ve 1980 yıllarında yaşanan enerji krizlerinin, bu otomobillere kısa sürecek bir ilgi oluşturduğu ancak yaşadığımız yüzyıldaki gibi büyük bir pazara ulaşmalarının mümkün olamadığı görülmüştür.

2000’li yılların ortalarından bu yana ise, batarya ve güç yönetimi teknolojisindeki ilerlemeler ve yükselen,sürekli değişkenlik arzeden petrol fiyatlarından doğan endişelerin üstüne bir de sera gazı azaltımına olan gereksinim bu otomobilleri yeniden gündeme taşımıştır.

Potansiyel faydalarının dikkat çekici olduğu ancak bazı kısıtlamalar yüzünden dünya çapında henüz istenen seviyede bir satış rakamına ulaşamadığı görülen bu araçların; özel ya da kamuya ait bir girişim olarak şarj istasyonu sayısının azlığı, kısıtlı varış noktaları yüzünden sürücülerin araçlarının bataryasının bitmesi halinde yolda kalacaklarına dair endişeler sebebiyle yine tam randımanlı bir kullanım sürecine girilmemiştir. Bazı hükümetlerin bu araçlar için talep yaratmak adına, çeşitli politikalar geliştirdiği ve işverenlere ekonomi teşvik paketleri sunduğu da sürecin bir başka boyutu olarak piyasayı canlandırma hareketi olarak görülmektedir.

Türkiye’ye bakıldığında ise, ilk elektrikli otomobilin 1888 yılında II. Abdülhamit tarafından İngiltere’de bir şirkete sipariş geçildiği bilinmektedir. Padişahın otomobili çok sevmesi sebebiyle de aracı üreten mühendislerin ödüllendirildiği o zamanın teknik dergilerinde de yayınlanmıştır.

Bu bilgilerin ötesinde aslında içten yanmalı motorların üstünlüğü ele geçirmesinden önce, elektrikli otomobiller birçok hız ve mesafe rekoruna sahiptir. 1920’ lerde yaygın kullanıma sahip olan bu otomobiller petrol kullanan araçların piyasasını da öldürmüş gibiydi.

1896 yılına kadar şarj etme altyapısındaki eksikliği aşmak için değiştirilebilir batarya hizmeti veren bir kamyon üreticisi şirketin devreye girmesinin ardından araç sahibinin aracını bataryasız olarak General Electric şirketinden aldığı, elektriği de Hartfor Electric isimli şirkete pasladığı zamanlardan geçilmişti. Değişen mil başına şarj ücreti ve kamyon depolama ve bakımını kapsayan aylık hizmet ücreti ödemekteydi. Bu hizmet, 1910-1924 yıları arasında 6 milyon milden fazla bir ulaşımı kullanıcılara sunmuş ve bu rekabete 1917 yılının başında Milburn Light Electric isimli firma aynı teknikle araç satın alma seçenekleri sunmuştur.

1897 yılında Amerika’da ilk ticari uygulama ile New York’ta şehir taksi filosu, Philedelphia Elektrikli taşıma ve vagon şirketi sayesinde devreye alınmıştır. 20. Yüzyılın başında Amerika’da Anthony Electric, Baker, Columbia, Anderson, Fritchie, Studebaker, Riker, Milburn gibi firmalar da benzer araçların üretimine geçmiştir.

Petrollü otomobillerde bulunan sarsıntı, koku ve gürültü gibi olumsuz yönler elektrikli otomobillerde olmadığı gibi bu otomobiller aynı zamanda petrol türevi kullanan otomobilleri sürme esnasında en büyük problem olan vites değiştirme gibi bir problemin de önüne geçmişti. Bu otomobiller, şehir içi ulaşımda zenginlerin uzun menzil gerekmeyecek şekilde araç kullanımına tercih edilmişti.

Ayrıca petrollü otomobillerin bir diğer dezavantajı olan motoru çalıştırmak için elle kurulan bir kola gereksinim duyulması hali, kolun kurulması için fiziksel olarak bir çaba harcamayı gerekli kılıyordu. Elektrikli otomobiller bu sebeplerden kadınlar için de kullanım kolaylığı sağlamaktaydı.

1911’de New York Times, elektrikli otomobilleri petrol yakıtlı otomobillerden daha temiz olması, daha sessiz olması ve daha ekonomik olması sebebiyle ideal olarak kabul etmekteydi. 2010 yılında rapor edilen bu 1911 tarihli habere, Washington Post şöyle bir yorum katmıştır; Thomas Edison’un kafasını karıştıran elektrikli otomobil bataryalarına olan benzer güven eksiklikleri günümüzde de sürmektedir.

1990’lı yıllar ve 21.yüzyıl

1990’ların başlarında, CARB(California Air Resources Board) daha yakıt verimli, daha az emisyonlu araçlara; asıl amaç olarak sıfır emisyonlu örneğin elektrikli araçlar gibi, araçlara geçişi öngören bir çalışma başlattı. Karşılık olarak, otomobil üreticileri, CryslerTEVan, Ford Ranger EV pickup truck, GM EV1 ve S10 EV pickup, Honda EV plus hatchback, Nissan lityum-iyon bataryalı Altra EV minivagon ve Toyota RAV4 EV gibi elektrikli modeller geliştirdiler:  Bu otomobiller netice olarak ABD otomobil marketinde lağvoldular ve piyasadan kalktılar.

2000’lerin sonlarında küresel ekonomik durgunluk otomobil üreticilerine aşırılığın sembolü olarak görülen fazla yakıt tüketen spor amaçlı taşıtları(SUVs)azaltarak, küçük arabaları, hibrit arabaları ve elektrikli arabaları yaygınlaştırma üzerine çağrıları artırdı. Kaliforniyalı otomobil üreticisi Tesla Motors 2004 yılında Tesla Roadster üzerinde geliştirmelere başladı, 2008 yılında ilk defa müşteriye sunulan araçlarla birlikte, Mart 2012 itibariyle; Tesla en az 31 ülkede 2,250 den fazla Roadster modeli satmış oldu.

Mitsubishi MiEV Temmuz 2009’da Japonya’da filo müşterileri için piyasaya sürüldü. Bireysel müşteriler için Nisan 2010’da satışı başlayan aracın, Hong Kong’da Mayıs 2010’da, Avustralya’da ise kiralama yolu ile Temmuz 2010’da piyasada yerini aldığı görülmektedir. Nissan, elektrikli araç modeli olan Leaf’in ilk perakende satışına Japonya ve Amerika’da 2010 Aralık ayında, diğer Avrupa ülkeleri ve Kanada’da 2011 yılında başlamıştır.

Temmuz 2012 itibarıyla, diğer elektrikli otomobiller, şehir arabaları ve bazı marketlerde bulunan hafif kamyonlar satın alma için veya kiralama için kullanıma sunulmuştur. Bu araçların o zamanki model ve markaları; REVAi, Buddy, Citroën C1 ev’ie, Transit Connect Electric, Mercedes-Benz Vito E-Cell, Tazzari Zero, Smart ED, Wheego Whip LiFe, Mia electric, BYD e6, Bolloré Bluecar, Ford Focus Electric, BMW ActiveE, Coda, Renault Fluence Z.E., Tesla Model S, Honda Fit EV olarak belirlenmiştir. Volvo C30 Electric, Toyota RAV4 EV, and Volkswagen Golf blue-e-motion.gibi modellerin öngösterim araçları deneme programlarını sürdürmektedir.

2010 yılında Financial Times için Nielsen tarafından yapılan bir ankete göre, Amerikan ve İngiliz otomobil müşterilerinin dörtte üçü bir elektrikli otomobil almaya istekli olmakla birlikte elektrikli otomobil için daha fazla para vermeyi reddettikleri sonucuna varılmıştır. Bu anketin sonuçları, Amerikalıların %65’inin, İngilizlerin %76’sının sıradan bir arabaya verilen bir ücretin üzerinde bir ücretle elektrikli otomobil almayı istemediğini ortaya çıkarmıştır. Yine aynı yılda J. D. Power and Associates tarafından hazırlanan rapora göre, elektrikli otomobilin tüm kullanım süresi boyunca bataryalara ait toplam sahip olma maliyeti konusunun tamamıyla anlaşılmadığı ve sıradan içten yanmalı motorlarla çalıştırılan araçlarla kıyasland;ığında yakıttaki masraf azalmalarını fark edebilmek için sürücünün ne kadar bir müddet bir elektrikli otomobil kullanması gerektiği hakkında hala çok karmaşa olduğu görülmüştür. Hibrit elektrikli araçların(HEV), bataryalı elektrikli araçların(BEV) ikinci el satış fiyatları, tükenmiş bataryaların değiştirilme fiyatı, tüketicilerin bu otomobillerle ilgili diğer finansal sorunları olarak gündemini korumaktadır.

Araçların kullanım masrafları ve bakım-onarımı

Elektrikli bir otomobilin çalışma masraflarının çoğu batarya bakımı ve yerleşimiyle ilgilidir Bu aracın motorunda sadece beş hareketli parça varken, benzinli bir aracın içten yanmalı motorunda yüzlerce parça bulunmaktadır. Elektrikli otomobiller değiştirilmesi gereken pahalı bataryalara sahiptirler ancak yine de özellikle yaygın lityum tabanlı tasarımdaki araçlara nazaran çok düşük bakım masraflarına sahiptirler.

Elektrikli aracın kilometre başına masrafını hesaplamak için bataryada meydana gelen yıpranmaya da parasal bir değer atanması bu yüzden gereklidir. Bu oldukça zordur çünkü batarya her şarj edilişinde kapasitesi yavaş yavaş azalacaktır ve kullanıcısı bataryanın performansını yeterli bulmadığı zaman ömrünün sonuna gelinmiş olacaktır. Batarya ömrünün sonuna gelmiş olsa bile tamamıyla değersiz değildir farklı bir kullanım için yeniden değerlendirilebilir, geri dönüştürülebilir veya yedek batarya olarak kullanılabilmektedir.

Daha detaylı bir şekilde enerji tüketimi, maliyeti, yüzyıllar içinde tüm Dünya Ülkelerinde bu araçlara yapılan yatırımların gelişim sürecini anlatmak mümkünken, biz kendi Ülkemizde son haliyle hangi markaların hangi modellerine bakmak gerektiğini ve bu araçların maliyetlerinin ne kadar olacağı yönünde kısa saptamalar yapmayı tercih ediyoruz.

Türkiye piyasasında HEV(Elektrikli Otomobiller)

Cumhurbaşkanlığı kararıyla elektirkli araçlara uygulanan ÖTV ‘nin farklı oranlarda arttırıldığı ve piyasasının tüm modellerini incelemenin meraklısına faydalı olacağını düşündük.

Resmi Gazete’de yayımlanan kararda ÖTV kararına ek sayfalarda yer alan araçlara yapılan artışlar; motor gücü 85 KW’yi geçmeyen araçlar için, % 3’ ten%10 ‘a; motor gücü 85-120 KW arasında olan araçlarda %7’ den %25’ e ve motor gücü 120 KW’ yi geçenlerde ise, %15’ ten %60’ a yükseltilmiştir. Bu artışlara rağmen 2020 yılının Ocak ayında 797 tane hibrit araç, 14 tane elektrikli araç satılırken 2021 yılında bu sayılar hibrit araçta 3.292 adete, elektrikli araçlarda 83 adete çıkmıştır. Yüzdeliğe vurulduğunda ise, hibrit araçların %9,3’lük bir artış ile satışa konu edildiği ; elektrikli otomobillerin de satışının %0,2 arttığı görülmektedir.

Sırayla alfabetik araç markası yöntemiyle devam edecek olursak,

  • DS 7 CROSSBACK Grand Chic E-TENSE 4X4 300 Rivoli
  • DS Crossback Grand Chic E-Tense 4×4 300 Opera
  • Ford Puma ST-Line SUV 1.0L EcoBoost 155 PS Manuel Benzin/Mhev
  • Ford Kuga ST-Line SUV 2.5L 225 PS Otomatik Benzin/Elektrik
  • Honda CR-V 2.0Li-MMD Otomatik Executive Hybrid
  • Jeep Compass 1.3T4 240hp S Limited 4xe Benzinli+Elektrik Otomatik Euro 6D
  • KIA NIRO 1.6LPS DCT Prestig
  • Land Rover Range Rover SWB Vogue 2.0 PHEV404
  • Range Rover Sport HS Dynamıc 2.0 PHEV404
  • LC 500h Exclusive Otomatik 3456cc
  • Octavıa 1.0 TSI e-Tec 11 PS DSG Elite
  • Subaru Forester e-Boxer 2.0i e-Xtra
  • Suzuki Swift Hibrit 1.2 GL Techno CVT
  • Toyota Yarıs 1.5 Hybrid Dream e-CVT
  • Toyota Yeni Corolla Hatchback Hybrid Dream e-CVT
  • RAV Hybrid 4×4 Flame e-CVT
  • Volvo V60 Cross Country B5 AWD Mild Hybrid

Hybrid modeller olarak üst tercih sıralamasında yer almaktadır.

Elektrikli modellerde en dikkat çekici markalar;

  • Jaguar I-Pace HSE EV400
  • BMW İ3 Edition Electric
  • Mercedes Yeni EQC 4Matıc
  • Mini Cooper SE otomatik
  • Porsche Taycan 4S Turbo, Renault Twizy Urban
  • Smart EQ ForFour 82 BG

Bu kadar detaylı bilgiden sonra bu otomobillerin alımı hakkındaki fikirlerinizi ve kullanım detaylarına tekrar bir göz atmanızın yerinde bir karar olacağını düşünüyor, keyifli bir hafta geçirmenizi diliyorum.

Sevgiler

Arsal ŞEN
Arsal ŞEN

Twitter

Instagram

Arsalsen.com

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img

Haber Başlıkları

- Advertisement -spot_img

Haber Başlıkları

- Advertisement -spot_img

376 YORUMLAR